“Jugendamt” her yıl dört bin Türk çocuğunu “himayesine” alıyor

Avrupa Elazığlılar Derneği (AED) tarafından Gelsenkirchen’de düzenlenen bir panelde Almanya’da yılda ortalama 4 bin Türk çocuğunun Alman gençlik daireleri (Jugendamt) tarafından himaye altına alındığına dikkat çekildi. Panelde bugüne kadar toplamda 36 bin Türk çocuğuna el konulduğuna işaret edildi.

100 BİN TÜRK AİLE, JUGENDAMT’IN ÇALIŞMA ALANINA GİRİYOR

AED’nin panelinde Türkiye’deki Çocuk Esirgeme Kurumu’nun bir benzeri olan gençlik dairelerinin yaptığı faaliyetler, dairenin yetki ve kanuni hakları Türk ailelerine açıklandı. Panele konuşmacı olarak gazeteci İsmail Çevik ile AED Genel Sekreteri Cihan Ural katıldı.

Almanya’daki Türklerin kanayan yarasını masaya yatırdıklarını belirten Cihan Ural, ailelerin bilinçlenmesi ve çözüm yollarının açıklanması için paneli düzenlediklerini belirtti. Almanya genelinde 100 bin Türk ailenin Alman gençlik dairelerinin çalışma alanına girdiğini vurgulayan gazeteci Cihan Ural, “Alman Gençlik Dairesi’nin 110 yıllık bir geçmişi var. Türkiye’deki Çocuk Esirgeme Kurumu gibi faaliyetlere sahip olan Gençlik Dairesi ailelerin sosyal, kültürel ve ekonomik yapısını dikkate alarak gelen şikayet ve talepler üzerine çocuklara bakıcı ve koruyucu aile bularak çocukların yetiştirilmesinde etkili olmaktadır.” dedi.

“AİLELERİN ZORUNLU KONTROLLERİ İHMAL ETMEMESİ GEREKİYOR”

Ailelerin kanunen zorunlu olan sağlık kontrollerini yaptırmaları gerektiğini hatırlatan İsmail Çevik ise, “Çocukların U kontrolleri olarak bilinen kontrollerin zamanında yapılması, okuldaki veli toplantılarına muhakkak katılmalarını, çocukların beslenmesi ve giydirilmesinde çok dikkatli olunması gerekmektedir.” diye konuştu
“TÜRK GELENEKLERİ, ALMAN KANUNLARI AÇISINDAN BAĞLAYICI DEĞİL”

Türk aile yapısındaki gelenek ve göreneklerin birçoğunun Alman kanunlarına göre geçerli olmadığını belirten Çevik, çocukların 12 ve 14 yaşına kadar olan yetişmelerinde çok hassas davranılmazsa ileride büyük faturalar ödendiğini açıkladı. Almanya’da yaşanmış ve mahkemeye intikal etmiş örnekler üzerinden açıklama yapan Çevik, çocuk yetiştirilmesinde ailenin tutum ve davranışlarında komşuların, öğretmeninin ve doktorun büyük rol oynadığını hatırlattı.

Çevik, bakıcı ve koruyucu ailelere teslim edilen çocukların büyük çoğunluğunun kimlik, dil ve din problemleri yaşadığını örnekleri ile gördüklerini belirtti. Türk ailelerinden koruyucu ailenin çok az olduğunu belirten Çevik, bakıcı ve koruyucu aile sayısının artmasını talep etti. Konferansın ikinci kısmında dinleyicilerin sorularını bire bir cevaplayan Cihan Ural ile İsmail Çevik, bazı ailelerin problemlerini özel olarak dinledi ve takip edilecek yolları izah etti.
GELSENKIRSCHEN – CİHAN